Gelenek Peygamberleri Hata işlemeyen insanlar olarak nakletmiştir. Onları olmadıkları kadar yüceltmişlerdir. Bu konuda Allah Aliimran 80'de bizi uyarmıştır. Hatasız olan Allah'tır.
Yüceltme sayesinde Mezhep imamlarının, gavsların, şeyhlerin, tarikat liderleri bize asla günah işlemeyen insanlar olarak sunulmuştur. Peygamber gerçekte olduğu gibi günah işleyebilen insanlar olarak sunulmaması bunu sağlamıştır. Onların din adına, Kuran'da olmayan, Kuran'la tamamen çelişen her söyledikleri dinden sayılmıştır. Kitapları vahiyle eşitlenmiştir... Böylece düşünen ve akleden değil, sorgulamadan inanan sürüleri oluşturmuşlardır...
10:100 .. O, akıllarını kullanmayanları pisliğe mahkum eder.
Bakın şu ayet çok önemli: Vahyi dinmeleyi Akılla eşitliyor..
7:10 "Dinleseydik veya aklımızı kullansaydık biz şu ateşin halkı içinde olmazdık," dediler.
Bir de tarikatlar diyor ya, inandıktan sonra hiç sorgulama. sürüye uy. Bu konuda da Kuran uyarıyor.. Allah her müslümanın aklını kullanan, sorgulayan gözü açık insanlar olmasını emretmiştir...
2:104 İnananlar! "Raina (bize çobanlık et)," demeyin; "Unzurna (bizi gözet)," deyin ve dinleyin. İnkarcılar için acı bir azap var.
Peygamberler hata etse de anında bundan dönerler. Bir hatayı ikinci kez işlemezler. İnsani hataları olabilir ama, Allah'ın ayetlerini gizlemeden naklederler. Yani resüllük görevlerini eksiksiz yerine getirirler..
Peygamberlerin Hataları Olabileceğine Dair Ayetler aşağıda..
FETİH, 1 Biz sana apaçık bir zafer verdik.
FETİH, 2 Ki Allah, geçmiş ve gelecek günahlarını bağışlasın, sana olan nimetini tamamlasın ve seni doğru yola iletsin.
TEVBE, 42 Yakın bir menfaat ve orta uzunlukta bir yolculuk olsaydı seni izleyeceklerdi; ancak yol onlara uzak geldi. Allah'a yemin edeceklerdir: "Gücümüz yetseydi sizinle birlikte çıkacaktık." Böylece kendilerini mahvediyorlar. Allah onların yalancı olduklarını bilir.
TEVBE, 43 Allah seni affetti: Doğrular ve yalancılar sana belli olmadan önce neden onlara izin verdin?
AHZAB, 37 Allah tarafından kendisine iyilik yapılan ve senin de iyilikte bulunduğun kişiye, "Karını tut ve Allah'ı gözet," diyordun. Böylece Allah'ın açığa vuracağı bir şeyi gizliyordun. Allah'tan çekinmen gerekirken halktan çekiniyordun. Zeyd eşiyle ilişiğinikestiğinde biz seni onunla evlendirmiştik ki, inananlar, evlatlıkları eşleriyle ilişiklerini kestiklerinde onlarla evlenmekte güçlükle karşılaşmasın. Allah'ın buyruğu yerine getirilmelidir.
ENBİYA, 87 ZanNun (yani isminde 'Nun' harfi bulunan Yunus) da... Protesto ederek görevini terketmişti. Kendisini kontrol edemiyeceğimizi sandı. Sonunda, (balığın karnındaki) karanlıklar içinde, "Senden başka tanrı yok. Sen yücesin. Ben yanlış davrandım," diye yalvardı.
HUD, 45 Nuh Rabbine seslendi: "Ey Rabbim, oğlum benim ailemdendir, Senin verdiğin söz ise elbette gerçektir ve Sen, yargıda bulunanların en iyisisin."
HUD, 46 Dedi ki: "Ey Nuh, o senin ailenden olamaz. Bilmediğin bir konuda benden istekte bulunman erdemli bir tavır değildir. Cahillerden olmamanı sana öğütlerim."
HUD, 47 Dedi ki: "Rabbim, bilgim olmayan bir konuda sana yalvardığım için sana sığınırım. Beni bağışlamaz ve bana acımazsan kaybedenlerden olurum."
KASAS, 15 Halkının haberi olmadığı bir sırada kente girmişti. Orada iki adamın kavga ettiklerini gördü; biri onun tarafından (İbrani), diğeri de düşman tarafından (Mısırlı) idi. Tarafından olan adam düşmanına karşı ondan yardım istedi. Bunun üzerine Musa da ötekine bir yumruk indirip işini bitirdi. "Bu şeytanın bir işidir; o bir düşmandır, apaçık bir saptırıcıdır," dedi.
KASAS, 16 "Rabbim," dedi, "ben kendime haksızlık ettim, beni bağışla." O da onu bağışladı. Çünkü O Bağışlayandır, Rahimdir.
SAD, 21 Davacıların haberi sana ulaştı mı? Hani mabedine tırmanmışlardı.
SAD, 22 Davud'un yanına girdiklerinde onlardan irkilmişti. "Korkma" demişlerdi, "Bir birinin hakkını çiğneyen iki davacı... Aramızda gerçeğe göre hüküm ver, haksızlık etme. Bize yolun ortasını göster."
SAD, 23 "Bu benim kardeşimdir. Onun doksan dokuz koyunu, benim ise bir tek koyunum var. Böyle iken, "Onu da bana ver," dedi ve tartışmada bana üstün geldi.
SAD, 24 Dedi ki, "Senin koyununu kendi koyunlarına katmayı istemekle sana haksızlık etmiştir. Doğrusu, ortakçıların çoğu bir birinin hakkına el uzatır. İnanıp erdemli davrananlar bunun dışındadır, onlar ise sayıca ne kadar azdır!" Davud, kendisini sınadığımızı sanarak bağışlanma diledi, eğildi ve tevbe etti.
SAD, 25 Böylece onu bağışladık. Yanımızda onun yakınlığı ve güzel bir yeri vardır.
SAD, 26 Ey Davud, biz seni yeryüzünde yönetici kıldık. Halkın arasında adaletle yargı ver, hevesine ve duygularına kapılma, sonra seni Allah'ın yolundan saptırır. Allah'ın yolundan sapanlara, Hesap Gününü unuttukları için çetin bir ceza vardır.
SAD, 30 Davud'a, Süleyman'ı verdik. İyi bir kuldu, (Tanrı'ya) sürekli yönelen biriydi.
SAD, 31 Bir akşam, ona güzel koşu atları sunulmuştu.
SAD, 32 Dedi ki, "Mal ve mülk sevgisi beni Rabbimi anmaktan alıkoydu. Ta ki, o (güneş) bir örtünün ardından kayboldu."
Not: İnsan üstü Peygamber beklentisi Müşriklerin ve inanmayanların beklediği peygamberdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder