Hadis'te görüldüğü gibi Peygamberimiz bir şeyi Haram etmek için Allah'tan gelecek bir vahiye ihtiyaç duymuyor. Kendi içinden geldiğince hüküm veriyor.
Şimdi ayete dönelim. Bir ayeti önceki ayet ve sonraki ayeti okuyarak ne anlama geldiğini anlarız. Yani bağlamından koparmamak gerek. Hatta Kurandaki o konudaki ilgili ayetleri birlikte değerlendirmek gerekir. Hal böyle iken
"Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının" (Haşr 7) ayetini Resülün karar yetkisi olduğu söylenir. Bu aslında bir ayet değil, ayetin ortasında geçen bir cümle. Herhangi bir paragrafın ortasından bile bir cümle aldığımızda herkese istediğimiz şeyi söyletebiliriz.
Önce ayetin gerçekte ne dediğine bakalım:
Allah'ın o ülkelerin halklarından elçisine ganimet bıraktığı şeyler Allah'ın ve elçisinindir. Yani akrabalara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara verilmelidir ki zenginlerinizin arasında tekelleşmesin. Elçinin size verdiğini alın; ancak onun size vermediğinden uzak durun. Allah'ı dinleyin. Allah'ın cezalandırması çetindir. (Haşr 7)
Görüldüğü gibi ayet bir savaş sonrası zenginlerin ganimetlere çökmemesi için indirilmiş. Ganimet Taksimi ayetininin ortasından Hırsızlar almış, Anlamına takla attırmış, Peygamberimizi "Hüküm Koyucu olarak" izlememiz gerektiğini bize söylemişler.
Bravo Ayeti Saptıranlar. Allah yolunuzu açık etsin.
"Onların orada ne kadar kaldıklarını Allah daha iyi bilir," de. Göklerin ve yerin tüm gizemleri O'nundur. O ne güzel Görendir! O ne güzel İşitendir! Onların O'ndan başka bir yardımcısı yoktur. O, hükmüne kimseyi ortak etmez. (18:26)
"O'ndan başka taptıklarınız, sizin ve atalarınızın uydurduğu isimlerden ibarettir. Allah onlara her hangi bir güç vermemiştir. Hüküm, ancak Allah'ındır. Yalnızca kendisine kulluk etmenizi emretmiştir. Dosdoğru din işte budur. Ne var ki halkın çoğu bunu bilmiyor." 12:40
Cok teşekürler
YanıtlaSil