Abidin Dino

Geçen hafta Abidin Dino konulu sergiye gittik. 1913 te doğmuş. Öncelikle bir ressam. Çocukluğununda 1. dünya savaşında pek çok ülkeyi gezmesi nedeniyle pek çok dili ve kültürü yakından tanımış bir aydın. Bir sergi esnasında karşılaştığı Sergey Yutkeviç ten sinema eğitimi alıp, filminde çalışmış, sonradan bir film çekerek bununla ödüle ulaştığı için (gol) bir yönetmen. Tabi unutmamak lazım Şair ve oyunları yasaklanmış oyun yazarı. Bir ara Türkiye'de seramiklerine el konulduğunda picasso ona atölyesini kullanmasını önerdi. Bu iki ressam da seramiğe ilgisi olan ressamlardanmış. Bir kaç sene haftada 2-3 gün birlikte çalışmışlar. Bir süre kübizmden ve picassonun tekniğinden etkilenmiş, lakin usta, bir her büyük usta sanatçı gibi sonradan kendi tekniğini geliştirmiş. Dikkatimi çekti. Hayatının yarısı Paris'te Yarısı Anavatanda geçmiş. Pek elmalı şeker çizmemiş, toplumsal sorun nerede Abidin orada. Tabi sorunlar yaşamış. 1941'de reisi cumhur İsmet Paşa Abidin Dino hakkında bir yazıya imza atmış, eserlerinin incelenmesi, yasaya aykırılığı vs. Atıf yapılan yasa 1881 tarihli bir yasaydı çok ilginç geldi ban :)

Nazım Hikmet'in kitaplarına resimler çizmiş, Yaşar Kemal'le kankaymış. Aykırı insanmış Abidin. Ama esaslı bir sanatçı.
Saman Sarısı Abidine yazılmıştır Nazım Hikmet tarafından...
" sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin
işin kolayına kaçmadan ama
gül yanaklı bebesini emziren melek yüzlü anneciğin resmini
değil
ne de ak örtüde elmaların
ne de akvaryumda su kabarcıklarının arasında dolanan kırmızı
balığınkini
sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin"
Bir ara ellere takmış, çizmiş te çizmiş, harika şeyler ama, sonra ayaklara, sonra yüze. Binlerce yüzün bulunduğu resimler bile çizmiş.
Sakıp Sabancı Müzesinde görülmesi gereken bir sergi.

unutmadan.
Ölümünden bir gün önce yazdığı son şiirin son mısrası:
ölüm mü?
ne buluş!